SETA ve Yeni Yemen Medya Merkezi tarafından organize edilen Yemen Krizi, İç Gelişmeler ve Dış Aktörleri Paneli'ne katılan konuşmacılar hali hazır durumda Yemen'in bir çözüme uzak olduğunu söyledi. Yemen’de dört yılı aşkın süredir devam eden savaş sebebiyle ülke dünyanın en derin krizini yaşıyor. İran destekli Husi milislerinin gerçekleştirdiği darbe sonrasında başlayan savaşta ülkedeki savaşın bölgesel ve uluslararası boyutuyla ilgili SETA ve Yeni Yemen Medya Merkezi tarafından ”Yemen Krizi, İç Gelişmeler ve Dış Aktörlerin Tutumu Paneli düzenlendi. Abdullah Erboğa’nın moderatörlüğünde gerçekleştirilen program Yemen Kültür Bakan Yardımcısı Zayid Cabir, Yemen Şura Meclisi Üyesi Salah Batis ve Veysel Kurt konuşmacı olarak katıldı. SETA’nın İstanbul Merkezi’nde gerçekleştirildi panelde Yemen ile ilgili son gelişmeler ışığında siyasi çözüm için bir umut var mı yoksa yıpratma savaşı devam edecek mi? Dış aktörlerin tutumları krizi nasıl şekillendirmekte? Yemen’in geleceği için beklenen senaryolar neler?  Yemen bölünme tehlikesine karşı bütünlüğünü koruyabilecek mi? sorularına cevap arandı. Yemen'deki gelişmeler ile ilgili konuşan Veysel Kurt, Suudi Arabistan'ın Müslüman Kardeşleri saf dışı bırakmak istediğini belirterek, Suudi Arabistan hesap hatası yaptığını söyledi.  Kurt, "Islah Partisi ve Müslüman kardeşleri saf dışı bırakmak istedi. Bunun için Husilerin Sana'yı ele geçirmesine göz yumdu. Suudi Arabistan Husiler Sana'yı ele geçirdikten sonra kendine bağlı güçlerin yetersiz olduğunu anladığı anda Kararlılık Operasyonunu düzenledi." dedi. Yemen'in Suudi Arabistan için yönetimi için içinden çıkılmaz hale geldiğini kaydeden Kurt, "Yemen Suudi Arabistan için ikinci bir Viyetnam oldu. Yenilgiyi kabul ederek geri çekilmek istemiyorlar. " değerlendirmesinde bulundu. Kurt ayrıca, Husiler bugün yüzde 3lük bir nüfusa sahip olmasına rağmen Yemen'de geniş bir yeri kontrol altına aldıklarına dikkat çekti. Hudeyde'deki çatışmalara değinen Kurt, Hudeyde kontrol altına alınsa bile Yemen krizi bitmeyecek en azından insani kriz bitmeyecek. Yemen'de bir insani krizi söz konusu ve vekalet savaşı sürüyor. Bunun açıklıkla ifade edilmez ise gerçeğe ulaşamayız. Bu krizi çözemeyiz. Bu savaşta bir taraf güçten  düşecek yada büyük bir güç müdahale edecek." şeklinde konuştu. Yemen'de hala çözüme çok uzak olunduğunu kaydeden Kurt, "Savaşı hala taraflar sürdüre bilir ancak buradaki faturayı masun Yemen halkı ödüyor. Bu savaşta tüm çabalara rağmen bir çıkış yolu oldukça zor. " değerlendirmesinde bulundu. İran'ın Yemen'deki Rolü Zayid Cabir: İran ve Husiler arasındaki ilişkileri anlatarak, Husilerin Yemen'de nasıl yayıldığı ve yönetimi ele geçirmek için yaptığı çalışmaları anlattı. Cabir, Husiler, Yemen hükümetini yenecek bir güce ulaştığını söylemek yanlış olur. İran bunları her türlü desteği sağlayarak Hizbullah benzeri bir örgütü Yemen'de kurmak istedi. " dedi. "Hükümetin Husilerle bir siyasi grup olarak diyalog kurmaya çalışması yanlış bir adımdı." diyen Cabir, "Çünkü bunlar silahlı bir grup olarak ülkede yayılma amacı taşıyor. Yemen'de çözüme çok uzak olunduğunu ifade eden Cabir, "Şu anda bir çözümden çok uzağız. Bu anlamda silah ve askeri gücün bir parçası haline gelmiştir. Husiler seçimle başa geçemeyeceğini anladıkları için bu anlamda silahlı çatışma yoluna gitmişlerdir. Onların askeri gücü dağıtılım silahları ellerinden alınmaz ise Yemen'de çözüm olmayacaktır." şeklinde konuştu. Konuşmacı Salah Batis ise Yemen'in hiçbir zaman İran'ın arka bahçesi olmayacağını vurguladı. Batis, Husiler Allah'ın onları yönetim için kendilerini seçtiğine inanıyor. Yemen'in İran'ın arka bahçesi olmadığı ve olmayacağını anlatmak gerekiyor. Yemen'de proje tamamen iran projesidir. Koalisyonun Yemen'e müdahalesi ile ilgili sadece Suudi Arabistan değil, Sudan, Ürdün, BAE gibi birçok ülke var. Burada hataların olduğu doğru. Milislerin yaptığı katliamların ile Mekke'yi bir çok kez vurmayı denediler. Yemen içinde ve dışında birçok füze saldırıları gerçekleştirdiler. Onlar açık bir şekilde Haccı gelecek sene biz organize edeceğiz ve Suudi Arabistan'ı yıkacağız diyerek, Arabistan'ı tahrik etti. Husiler Yemen'de yüzde 20'lik bölgeyi kontrol ediyor. Ancak Yemen nüfusunun yüzde 80'i bulunuyor" ifadelerini kullandı. Husilerle siyasi görüşmelerin yanlış olduğunu belirten Batis, "Halk bir grubun Yemen'i yönetmesini istemiyor. Terör grupları dünyanın herhangi bir başkenti ele geçirdiğinde onlarla diyalog kurulması mı istenecek. Hayır böyle silahla bir yeri ele geçirmiş milislere yapılması gereken şey silahlarının ele alınması. Yemenliler böyle bir dayatmayı kabul etmeyecek. Yemen halkı hiç kimsenin hegemonyasını ve baskısını kabul etmez. Husiler silahlarını teslim etmek durumunda. " diye konuştu.