Rusya Federasyonu, Avrupa Birliği, Fransa ve İngiltere, Husilerin Suudi Arabistan’ın Yemen ile güney sınırında bulunan Bahreyn Savunma Kuvvetlerine yönelik saldırısını kınadı.

Pazartesi günü Bahreyn, Yemen'deki isyancı Husi milislerinin insansız hava araçları kullanarak başlattığı saldırının ardından Suudi Arabistan'ın güney sınırında konuşlanan Bahreyn Savunma Gücü'nün bazı üyelerinin öldürüldüğünü ve yaralandığını duyurmuştu.

Yemen'deki Rusya Büyükelçiliği, Moskova'nın Bahreyn askerlerine yönelik saldırıyı kınadığını ve barış çabalarına yol açan (..) ve baltalayan her türlü güç kullanımına sürekli olarak karşı çıktığını söyledi.

Açıklamada, “Savaşan tarafları itidalli davranmaya ve Yemen çatışmasının tehlikeli bir şekilde tırmanmasına yol açabilecek adımlardan kaçınmaya çağırıyoruz." denildi.

Yemen'de istikrarın "ancak tüm etkili askeri ve siyasi güçlerin katılımıyla geniş bir diyalog yoluyla sağlanabileceğine" dikkat çekilen açıklamada, "Suudi Arabistan ile (Husi) grup arasında barışı sağlamak amacıyla doğrudan temasların sürdürülmesinin önemini vurguladı.

Yemen'deki Fransız Büyükelçiliği de , Husilerin 25 Eylül'de Suudi-Yemen sınırına düzenlediği ve iki Bahreyn askerinin ölümü ve diğerlerinin yaralanmasıyla sonuçlanan saldırıyı "şiddetle" kınadı.

Avrupa Birliği, "Yemen sınırında görevlerini yerine getirirken öldürülen Bahreynli askerlerin ailelerine başsağlığı ve taziyelerini" ifade ederek, "Avrupa Birliği'nin Bahreyn Krallığı ile dayanışmasını" vurguladı.

Birleşik Krallık ise Ortadoğu İşleri Bakanı Lord Ahmed'e gönderdiği bir tweet'te, "Yemen'de barışa yönelik ilerlemeyi, tüm Yemenliler için güvenlik ve ekonomik refahı tehlikeye attığını" söylediği "Husi saldırısını güçlü bir şekilde kınadığını" ifade etti. .”

ABD'nin Yemen Büyükelçiliği yaptığı kınama açıklamasında, "Bu tür saldırılar kabul edilemez ve ülkenin Yemen'deki savaşın başlangıcından bu yana gördüğü en uzun sükunet dönemini tehdit ediyor" denildi.

Saldırı,  Yemen, Suudi Arabistan, Kuveyt, Emirlikler, Mısır, Fas, Ürdün, ABD Dışişleri Bakanlığı, Arap Birliği, Körfez İşbirliği Konseyi ve Arap Parlamentosu tarafından geniş çapta kınamayla karşılandı.