Husilerden ayrılan üst düzey isim Abdulrabeeq Muawada, yayımlanan bir ses kaydında örgüt içindeki geniş çaplı ahlaki ve mali yolsuzlukları gözler önüne serdi. Muawada'ya göre, Husi liderlerine yakın bazı isimler, bakanlar ve üst düzey yetkilileri tuzağa düşürmek için şantaj ve gizli kamera yöntemleri kullanıyor.

Muawada, özellikle El-Huveye kanalının sahibi ve Husi lideri Abdülmelik el-Husi’ye yakın isimlerden biri olan Muhammed el-Imad’ı, yetkililere kadınlar aracılığıyla tuzak kurmak ve otel odalarında gizli kamera çekimleri yapmakla suçladı. Muawada, bu görüntülerin daha sonra para, sadakat ve siyasi kontrol için kullanıldığını belirtti.

Ayrıca, Husi yönetiminin kilit pozisyonlara liyakat gözetmeksizin sadece liderliğe bağlılık üzerinden atamalar yaptığını vurgulayan Muawada, bunun örgüt içindeki çürümenin geldiği noktayı gösterdiğini ifade etti.

Muawada, örgütün "ahlak ve dini değerler" söyleminin bir propaganda örtüsü olduğunu ve gerçek amacın güç, para ve toplum üzerinde mutlak kontrol sağlamak olduğunu belirtti.