Husiler’den kendilerine karşı gelenlere sistematik işkence
Çeviri: Fatma ŞAHİNTÜRK Yemen’de Kaçırılanların Anneleri Derneği, İran destekli Husi milislerinin Eylül 2014’te darbe sonucu başkent Sana’yı ele geçirmelerinin ardından kendilerine karşı gelenlere sistematik işkence yaptığını duyurdu. Husiler’in, kaçırdıkları vatandaşlara yaptıkları işkence sonucu en az 100 kişinin öldüğü kaydedildi. . Yemen’de Kaçırılanların Anneleri Derneği yaptığı açıklama Husi milislerinin kontrol altına aldıkları bölgelerde binlerce kişiyi kaçırarak ceza evlerine koyduğu ve insanlık dışı işkenceler uyguladığını bildirdi. Dernek, kaçırılan onlarca kişinin aylarca bazen de senelerce sistematik bir işkenceye maruz kaldığı bunların arasından 100’den fazla kişinin uğradığı işkence sonucu öldüğünü aktardı. Yapılan açıklamada, şahısların gözaltına alındıkları süre içinde ailelerinin ziyaretlerine izin verilmediği, dışarıdan gıda ve herhangi kişisel bir eşya girişi yasaklandığı ifade edildi. Sistematik işkence ile ilgili örnek verilen açıklamada, Öyle ki kaçırılan birinin annesi yaklaşık bir yıl sonra sakladıkları çocuğunu aynı yazlık kıyafetle soğuktan titrerken gördüğünü söyledi. Açıklamada ayrıca Husi milislerinin kaçırdıkları şahısların sağlıklarını kasten ihmal ettiği, sağlık problemlerine rağmen, hasta haneye sevk edilmediği ve bir doktor tarafından dahi muayene edilmelerine izin verilmediği bilgisi paylaşıldı. Dernek kaçırılanların çoğunu tansiyon, şeker, böbrek hastalıkları gibi kronik rahatsızlığı olan yaşlı kimseler olduğuna dikkat çekti. San’a daki siyasi güvenlik hapishanesi en fazla insan haklarının ihlal edildiği yerelirin başında geliyor. Husiler, kaçırdıkları şahısların el ve ayaklarını zincirliyor. Uzun süre güneş ışığından mahrum bırakıyor. Anlatılan olaylar adeta tüyleri diken diken ediyor. Habra Cezaevinde bodrumlardaki kanalizasyon borularını patlatıp kaçırılanların lağım sularına batmaları sağlanıyor. Bu şekilde cezaevindekilerin cilt hastalığı ve ülsere yakalanmalarına sebep oluyor. Kaçırılan “B.M.”nın eşi, eşinin ülsere bağlı kanaması olduğu halde ilaç girişine izin verilmediğini anlatıyor. Öte yandan kaçırılanlar sanal mezarlara koyularak fiziksel tasfiyeyle tehdit ediyor. Kimilerinin yakınında mühimmat yakılarak her an vurmakla tehdit ediliyor. Kimilerinin ise aşağılayıcı bir şekilde elbiselerini çıkarttırıp arama yapılıyor. Silahlı örgüt Husi tarafından yapılan adaletsiz bir mahkeme oturumda açıklama yapan Dr. Yusuf Al-Bavvab' ın belirttiği gibi: Militanlar Kaçırılanlara işkence yaptıklarını itiraf etti. Medyada onları tasfir edip karalıyor, "kanalizasyondan" içmeye ve tırnaklarını koparıyorlar. Hukuk kaynaklarına göre onlarca tutuklu psikolojik rahatsızlıklar, felç ve birçok hastalığa yakalandı. Eski kaçıran Dr. Abdul Qader el-Junaid, kaçıran Jamal el-Ma'amari'nin ağır işkence görmesi nedeniyle ayakta duramadığı ve hareket edemediği tahtalarla götürüldüğünü söyledi. Husi militanlarının kaçırılanlar hakkındaki en önemli ihlallerden biri ise onları canlı kalkan olarak kullanıyor. Aralık ayı ortalarında Sana'a şehir merkezindeki askeri polis hapishanesinde ve iki yıl önce Dhamar eyaletindeki tutuklular canlı kalkan olarak kullanıldı. Arap Kolasiyon uçaklarının bombardımanından onlarca kişi bu şekilde yaşamını yitirdi. Husiler ayrıca, Hudeyde kentinde kaçırdıkları yüzlerce kişiyi sıcak havalarda dar odalarda havalandırmadan tutuyor. Bu şekilde ellerindeki yüzlerce tutukluyu sistematik işkence ile ölümlerine neden oluyor.

Ayrıca oku

Yorumlar